Egzama hastalarında tetikleyici etkenlerden
uzak kalmak ve koruyucu metotlar kullanmak tedavinin başarısı için büyük önem
arz ediyor. Bilhassa kuruluğa bağlı gelişen egzamalarda banyo sıklığına dikkat
çeken Deri Hastalıkları Uzmanı Doktor Mehmet Coşkun Acay, sabunlanma
sıklığını iki-üç banyoda bire düşürmenin egzama tedavisinde ozitif etki
gösterdiğini vurguluyor.
Egzama deride allerjik reaksiyon,
tahriş edici bir faktör, bazen de bilinmeyen bir sebeple oluşan iltihabi durum
olarak tanımlanıyor. Deri hastalıkları uzmanlarına başvuran hastaların en az %10’una
egzama teşhisi konuluyor. Egzamanın birçok türü bulunduğunu belirten Doktor
Mehmet Coşkun Acay, en yoğun karşılaşılan egzama türleri ile ilgili bilgi
veriyor.
1.SEBOREİK EGZAMA: Bu
tür egzama saç derisinde görülen kepek olarak tanımlanabiliyor. Her dört
insandan birinde görülmekte olan seboreik egzama, yalnızca saçlı deride değil,
yüz orta hatta burun kenarı, kulak içi ve arkaları ile göğüs ve sırt orta
bölgede de, hatta kaş içinde ya da göz kapağında bile görülebilmekte. Bu
tür egzama yani kepek hayat boyu devam ediyor. Özellikle bağışıklık sisteminin
zayıflaması, mevsim geçişleri, stres, ateşli hastalık, yorgunluk gibi etmenler
daha da artmasına neden olabiliyor. Bu noktada doğru şampuan büyük önem
taşıyor. Kepek şampuanlarında 4-5 farklı madde bulunuyor. Bu maddeler her
insanda aynı neticeyi vermiyor ya da 6-7 ay iyi sonuç verirken, daha sonra
etkisini kaybediyor. Bu sebeple ürünün etkisi azaldığında, doktora başvurarak
farklı bir grubu kullanmaya başlamak gerekiyor.
2. KONTAKT
(TEMAS) EGZAMA: Kontakt egzamada
şekilsizlik esas olmak kaydıyla, gövdede yuvarlak kızarıklıklar ve kuruluklar
oluşuyor. Daha seyrek rastlanmakta olan ve allerjik egzamanın bir alt
başlığı olan “numuler egzama” ise tipik, yuvarlak bir şekilde ortaya çıkıyor.
• İrritan
kontakt egzama: Gündelik hayatta daha yoğun rastlanan bu tür bir tahrişe bağlı
olarak ortaya çıkıyor. Sıvı, boyalı ya da antibakteriyel sabunlar ile yağ
çözücü maddeler ve deterjanlar bu tür egzamanın ortaya çıkmasında tesirli
oluyor. Kişinin yapmış olduğu mesleğe bağlı olarak da ortaya çıkabiliyor.
Örneğin otomobil tamiratı ile meşgul olan bir insanda madeni yağ ve metal
temasına bağlı olarak gelişebiliyor. Bu tür egzamada tahriş edici maddeden korunmak,
hastalığın yinelenmesini önlüyor. En çok ellerde, seyrek olarak da vücudun
farklı bölgelerinde görülüyor.
3. Allerjik
kontakt egzama: Bu tür egzama ise bir maddeye karşı var olan allerji neticesinde
gelişiyor. Bu tür egzama bazı mesleklerde daha sık görülebiliyor. Örneğin lateks
allerjisi olan bir hemşirenin lateks içerikli eldiven kullanması, egzamaya
neden olabiliyor. Allerjik kontakt egzamada faktör biliniyorsa, hastalar daha
rahat geçirebiliyor. Faktörü belirlemek içinse, iyi bir gözlemci olmak ehemmiyet
taşıyor. Öte yandan Yama Testi (Patch test) yöntemiyle, kişinin allerjisi
bulunan maddeler saptanabiliyor. Ancak bu test her olguda kesin sonuç
vermiyor.
4. ATOPİK
EGZAMA: Genetik mirasla aktarılan ve
çoğunlukla çocukluk çağında başlayabilen bu rahatsızlık; dış ortamlarda temas
edilen ev tozu, hayvan tüyü gibi maddeler ile tüketilen bir besin ya da giyilen
kıyafete bağlı olarak ortaya çıkabiliyor. Çocukluk çağında meydana çıkan atopik
egzama hastalıklarının % 60-70’i ise yetişkinlikte ortadan kayboluyor. Bu tür
egzamada, kol ve bacak kıvrımlarında kızarıklık, kuruma ve soyulma görülüyor.
Bu arada bu tür bir egzamanın erken ve doğru tedavi edilmesinin, sonraki senelerde
astım ve allerjik nezlenin önüne geçebileceğini gösteren çalışmalar da
bulunuyor.
Hastanın hikayesi, yaranın yerleşim yeri,
başlangıç yaşı, banyo alışkanlıkları gibi parametrelerin teşhisde büyük ehemmiyet
taşıdığına dikkat çeken Doktor Mehmet
Coşkun Acay, egzamanın ‘nörodermatit’ olarak adlandırılan, psikolojik kökenli
olduğu düşünülen ve çok nadir görülen bir türü de olduğunu belirtiyor.
Egzama Tedavisinin İlk Aşaması Önlem
Egzama hastalarında tetikleyici etmenlerden
uzak kalmak ve bazı koruyucu metotlar kullanmak, tıbbi tedavinin tesirinin uzun
sürmesi için önem taşıyor. İrritan kontakt egzamaların soğuk havaların
etkisiyle artış göstermesi sebebiyle ılık su kullanmak, vücut ısısını korumak
önleyici tedavi için fayda sağlıyor. Kuruluğa bağlı egzamada banyodan sonra
içeriğinde kimyasal maddeler bulunmayan, boyasız ve kokusuz ürünler ile cildi
nemlendirmek gerekiyor. Bu tür egzamalarda banyo sıklığı da önemli bir faktör. Sabunlanma
sıklığını iki-üç banyoda bire düşürmek pozitif bir etki gösteriyor.
Egzama Tedavisi için tıklayın
Egzama Tedavisi için tıklayın
0 yorum:
Yorum Gönder